Bazen bir felaket öyle aniden gelir ki, ne olduğunu bile anlamaz insan…
Toklumen’de yağmur gökten değil, yüreklerimizin ortasına düştü o gece. 20 dakika içinde köy sele teslim oldu. Bir ev zarar gördü, üç ev temelinden su aldı, tarım araçları zarar gördü, evlerin içi çamurla doldu. Aynı yağış Sıdıklı Büyükoba’da da taşkınlara neden oldu. Köyün yolları bozuldu, bazı evlerde hasar oluştu. Ama yaşanan bu acının ortasında yüreğimizi ferahlatan, bize güven aşılayan bir başka tablo daha vardı.
Devlet oradaydı.
O gece sel bastı ama çaresizlik değil, devletin şefkati sardı Toklumen’i ve Sıdıklı’yı. Saat henüz geçmemişti ki, Kırşehir Valimiz Sayın Murat Sefa Demiryürek beraberindeki ekiplerle birlikte afet bölgesine ulaştı. AFAD, İl Özel İdaresi, İtfaiye, MEDAŞ, jandarma ekipleri tam bir koordinasyonla olay yerine intikal etti. Bu bir rastlantı değildi. Bu, yılların verdiği yöneticilik tecrübesiyle, kriz anlarını yönetmeyi bilen bir devlet adamının kararlılığıydı.
Sayın Valimizin sahadaki duruşu, sadece talimat veren bir yönetici gibi değil; halkın derdini paylaşan bir ağabey, bir evlat, bir dost gibiydi. Bu millet böyle samimiyeti unutmaz. Devletin şefkati tam da buydu işte hız, planlama, ama her şeyden önce merhamet…
O gece köylümüz yalnız değildi. Çünkü sadece kamu kurumları değil, siyasi ve yerel yönetim de oradaydı.
AK Parti Kırşehir İl Başkanı Sayın Seher Ünsal, ilk andan itibaren vatandaşların yanında yer aldı. Selin ortasında bile elini halkın omzuna koymaktan geri durmadı. Aynı şekilde İl Genel Meclis Üyesi Emrah Doğan, Sıdıklı’daki gelişmeleri dakika dakika takip etti. Sahadaki her adımı, devletin sıcak nefesi gibi köylünün yanında hissetti.
Ve gecenin karanlığında, ışık gibi çalışan bir ekip daha vardı. İl Özel İdaresi. Sahada görev yapan personel, Saha Amiri Recep Koç koordinasyonuyla sabaha kadar çamurla, suyla, taşla mücadele etti. 10 araç, 21 personel… Her biri görevini namus bilen insanlardı.
Evet, bir ev zarar gördü belki, birkaç ev su aldı… Ama birliktelik duvarı daha da güçlendi o gece.
Toklumen’de, Sıdıklı’da bir kez daha gördük ki:
🔹 Devlet sadece afet anında değil, kalbimizin en ücra köşesinde hep bizimle.
🔹 Siyasi ayrım olmaksızın, kim elini taşın altına koyuyorsa, bu millet onu unutmaz.
🔹 Her karanlığın ardından, devletin ışığı ve milletin duası yoldaş olur.
Bu köşe yazısını sadece bir felaketin ardından kaleme almıyorum; milletin devlete güveninin, yöneticilerine olan saygısının ve vefasının belgesi olarak yazıyorum. Çünkü bu yazı, sel afetinin değil dayanışmanın hikâyesidir.
Rabbim daha beterinden saklasın.
Ama unutmayalım Biz Toklumen’iz, biz Sıdıklı’yız, biz Kırşehir’iz.
Biz, bir olunca her zorluğu yenecek kadar güçlü, her felakette birbirine omuz verecek kadar merhametli bir milletiz.
Geçmiş olsun memleketim.
Allah devletimize, milletimize zeval vermesin.