2020 yılının Eylül ayında başlayan ve tarihe “Vatan Savaşı” olarak geçen İkinci Karabağ Savaşı, Azerbaycan halkının dayanışmasını, iradesini ve kahramanlığını ortaya koydu.
44 gün süren bu savaş sonucunda Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü yeniden sağlandı, uzun yıllar işgal altında kalan topraklarımız özgürlüğüne kavuştu. Bu zafer yalnızca askeri bir başarı değil, aynı zamanda halkımızın milli gururunun, manevi gücünün ve birlik ruhunun dünyaya gösterilmesi oldu. Bu zaferin temelinin, 1990’lı yıllarda savaşan yiğit askerler tarafından atıldığı unutulmamalıdır. Onlar cesaretleri ve fedakârlıklarıyla halkımıza özgürlük yolunda örnek olmuş, gelecek nesillere vatanseverlik ruhunu aşılamada büyük rol oynamışlardır. 1990’lı yıllardaki mücadeleler ve Karabağ uğruna verilen savaşlarda sergilenen kahramanlık, 2020 yılındaki bu zafere zemin hazırlamıştır.
Savaş döneminde Azerbaycan askerleri ve subayları gösterdikleri yiğitlik, cesaret ve fedakârlıkla yalnızca topraklarımızı işgalden kurtarmakla kalmamış, aynı zamanda halkın manevi ruhunu yüceltmiş, vatan sevgisini her bir vatandaşın kalbinde daha da güçlendirmiştir. Şehitlerimiz ve gazilerimiz, canlarını, sağlıklarını ve her şeylerini vatan uğruna feda ederek milli birliğin ve özgürlük mücadelesinin simgesine dönüşmüştür.
Şekil 1. Şehit İkbal Babayev
Bu tarihi zafer aynı zamanda gelecek nesillere bir ders vermektedir: vatan uğruna mücadele yalnızca fiziksel güçle değil, aynı zamanda irade, mertlik ve manevi değerlerle mümkündür. Azerbaycan halkının birliği, askerlerin yiğitliği ve devletimizin stratejik hazırlığı sayesinde kazanılan bu zafer, ülkemizin egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve milli gururunun korunmasında eşsiz bir rol oynamaktadır.
Bugün o kahramanların devamcıları olan genç askerler de aynı yiğitliği sergilemektedir. Savaş döneminde Azerbaycan askerleri ve subayları gösterdikleri kahramanlık, cesaret ve fedakârlıkla tarih yazdılar. Onların yiğitliği yalnızca savaş meydanında değil, aynı zamanda halkın manevi ruhunda da yansımasını buldu. Şehitlerimiz ve gazilerimiz vatan uğrunda canlarını, sağlıklarını ve her şeylerini feda ederek özgürlük mücadelesinin simgesine dönüştüler.
İkinci Karabağ Savaşı aynı zamanda Azerbaycan devletinin stratejik ve diplomatik hazırlığının başarısını da ortaya koydu. Bu savaş sonucunda yalnızca topraklarımız işgalden kurtarılmadı, aynı zamanda milli dayanışmanın ve halkımızın kutsal değerlere bağlılığının ebedileşmesi de sağlandı. Bu tarihi zafer, gelecek nesillere vatanseverlik, birlik ve azim dersi olarak kalacaktır.
Şekil 2. İkbal Babayev Karabağ’da
İkinci Karabağ Savaşı şehitlerinden biri olan İkbal Babayev, 10 Eylül 1995’te Bakü şehrinin Hatai ilçesinde dünyaya geldi. 257 numaralı ortaokulu bitirdikten sonra Hazar Üniversitesi’ne kabul edildi ve ikinci sınıftan sonra kendi isteğiyle Çalışma ve Sosyal Koruma Akademisi’nde eğitimini sürdürdü. 2018 yılında üniversitenin iktisat fakültesinden mezun olan İkbal, aynı yılın haziran ayında askerliğe gitti. Bir yıllık askerlik hizmetini Nahçıvan’da tamamladıktan sonra Haziran 2019’da ordudan terhis oldu. Ancak 2020 yılının Eylül ayında başlayan Karabağ Savaşı sırasında İkbal, vatanını seven bir genç olarak Hatai İlçesi Askerlik Şubesine başvurdu ve gönüllü olarak cepheye gitti. O, Cebrayıl, Füzuli ve Zengilan yönünde gerçekleşen çatışmalarda yiğitlik ve kahramanlık örneği gösterdi. Silah arkadaşlarının anlattığına göre, düşmandan kurtarılan yerleşim birimlerinden birine üç renkli bayrağımızı asmak için dört gönüllü arandı ve bu şeref İkbal’a nasip oldu. 21 Ekim’de Füzuli’nin Gecegözlü köyü yönünde düşmana saldırı sırasında İkbal hain bir kurşuna hedef oldu ve kahramanca şehit düştü. Zor arazi koşullarında birkaç gün cenazesini bölgeden çıkarmak mümkün olmadı. Nihayet, 27 Ekim’de silah arkadaşları cenazesini çıkararak Beylegan’a getirdiler.
Babası Zeki Babayev, Şirvan İstinaf Mahkemesi hâkimi, oğlunun kahramanlığını hem gurur hem de derin üzüntü ile dile getirdi. İkbal Babayev ata yurdu Gebele’de defnedildi. Şehidimizin yiğitliği, vatan sevgisi ve fedakârlığı gelecek nesillere örnek olarak kalacaktır.
Böylelikle, İkinci Karabağ Savaşı yalnızca topraklarımızın işgalden kurtarılmasıyla hatırlanmadı. O, aynı zamanda Azerbaycan halkının birliğini, yiğitliğini ve vatanseverlik ruhunu dünya çapında ortaya koydu. Bu savaş gösterdi ki, halkın birliği, askerin cesareti ve devletin desteği sayesinde en zorlu sınavlardan bile zaferle çıkmak mümkündür.
Şehitlerimizin fedakârlığı ve kahramanlığı halkımızın tarihinde ebedi bir iz bıraktı. Onlar, canlarını vatan uğruna feda ederek gelecek nesillere vatanseverlik, mertlik ve yiğitlik örneği sundular. Gazilerimiz ise gösterdikleri kahramanlık ve sabır ile halkımızın gücünü ve iradesini simgelediler. Bu zafer aynı zamanda manevi bir zaferdi; halkımızın milli birlik ruhunu güçlendirdi, her bir vatandaşa vatan sevgisini daha da derinleştirdi ve milli gururumuzu dünya çapında sergiledi. İkinci Karabağ Savaşı, aynı zamanda Azerbaycan’ın gelecek nesilleri için paha biçilmez bir ders oldu: vatan uğruna mücadele yalnızca fiziki güç ve askeri yeteneklerle değil, aynı zamanda yüksek manevi değerler, irade ve cesaretle mümkündür.
Böylelikle, şehitlerimizin hatırası, gazilerimizin kahramanlığı ve halkımızın birliği Azerbaycan tarihinin parlak bir sayfası olarak kalacak ve gelecek nesillere ebedi bir örnek olacaktır. Şehitler asla unutulmaz. Onların adı, yiğitliği ve fedakârlığı halkımızın kalbinde ebediyen yaşayacaktır. Her bir vatandaş, onların gösterdiği kahramanlık örneğini hatırlayarak vatanseverlik ruhunu güçlendirir ve Azerbaycan’ın geleceğine sahip çıkma sorumluluğunu derinden kavrar.
Şekil 3. İkbal Babayev Karabağ’da
Şehitlerimizin hayat yolu, onların Vatan uğruna gösterdiği eşsiz cesaret ve fedakârlık gelecek nesillere ilham verir, onları vatanına bağlı, mert ve sorumluluk sahibi vatandaş olarak yetiştirmek için eşsiz bir örnek olur. Onların gösterdiği yiğitlik ve mertlik, aynı zamanda halkımızın milli ruhunu güçlendirir ve her bir Azerbaycan vatandaşında vatan sevgisinin sarsılmaz olduğunu bir kez daha teyit eder.
Azerbaycan halkı her zaman kendi kahraman oğul ve kızlarının hatırasını yüceltir, onların gösterdiği kahramanlığı ve yiğitliği unutmaz. Bu kutsal vatandaşlar, halkımızın özgürlük ve bağımsızlık uğruna mücadelesinin vazgeçilmez simgeleridir. Onların yiğitliği ve fedakârlığı gelecek nesillerin kalbinde de aynı ruhla yaşamaya devam edecek, Azerbaycan devletinin ve halkının kudretini ve birliğini ebedileştirecektir.
Şehitlerimizin hatırası yalnız tarihte değil, aynı zamanda her bir Azerbaycan vatandaşının kalbinde ebediyen yaşayacak ve gelecek nesillere vatan sevgisi, mertlik ve milli gurur ruhu aşılayacaktır.