Azerbaycan müzik tarihinde kadınların rolü her zaman önemli olmuştur.
Eski dönemlerden itibaren Azerbaycanlı kadınlar hem halk şarkıları ve mugamların icrasında hem de müzik eğitimi alanında söz sahibi olmuşlardır. 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başlarında kadınların müzik eğitimi alma imkânı artmaya başladı. Bu dönemde özellikle Tiflis, Bakü ve diğer büyük şehirlerde kız okullarının açılması, kadın müzisyenlerin yetişmesine zemin hazırladı. Onlardan biri de Azerbaycan’ın ilk kadın piyanistlerinden olan Hadice Kayıbova idi. O, piyano eğitimi alarak klasik ve milli müziği birleştiren icralarıyla ün kazandı. Hadice Kayıbova yalnızca bir icracı değil, aynı zamanda bir müzik araştırmacısı ve pedagog olarak da faaliyet göstermiştir. Onun girişimleriyle kadınlar için müzik-dram stüdyoları kurulmuş, çocuk koroları oluşturulmuştur.

Hadice Kayıbova, 24 Mayıs 1893’te Tiflis’te dünyaya gelmiştir. Ailenin altıncı çocuğuydu. Babası Osman Bey Müftizade toprak idaresinde çalışıyor ve Tiflis’in tanınmış din adamlarından biri olarak biliniyordu. Annesi Züleyha Hanım ise Tatar kökenli Teregulov ailesine mensuptu ve 19. yüzyılda Tiflis’e yerleşmişti. Babası kızının iyi bir eğitim almasını çok istiyordu ve bu amaçla onun Aziz Nina Kızlar Okulu’na girmesi için çaba göstermişti. Hadice Hanım bu okulda hem orta öğrenimini tamamladı hem de piyano sanatını mükemmel bir şekilde öğrendi. Müziğe büyük bir ilgi duyuyor ve her zaman çalışkanlığıyla öne çıkıyordu. 1911 yılında Hadice Hanım orta öğrenimini “Kızıl Haç Nişanı” ile bitirdi. Aynı zamanda, Profesör N. Nikolayev’in piyano sınıfında özel bir kurs alarak “Altın Kenarlı Diploma”ya layık görüldü. Bu başarılar onun hem emeğini hem de yeteneğini ortaya koyuyordu.
O yalnız müzik aletlerini çalmada usta değildi, aynı zamanda Azerbaycan kadınları için bir örnek olmuştu. Onun eğitimi ve başarıları gelecek nesillere ilham vermekte ve Azerbaycan müzik tarihinde özel bir yer tutmaktadır. Babasını, kız kardeşini ve erkek kardeşini verem hastalığından kaybeden Hadice Hanım’ın eğitimi yarım kalmıştı. Buna rağmen, 1911 yılında 18 yaşındayken Nadir Kayıbov ile evlendi. Ayrıca, eşi Hüseyin Efendi Kayıbov’un tüm Kafkasya’da ünlü olan Gori Öğretmenler Semineri’nde Azerbaycan bölümünün açılmasına öncülük ettiğini de belirtmek gerekir.
Hadice Hanım sonraki yıllarda kadınlar için kurulmuş Rus-Müslüman okulunda ders vermeye başladı. 1919 yılında ailesiyle birlikte Bakü’ye taşındı ve burada müzik alanında büyük faaliyetler gösterdi. Sovyet ordusunun Bakü’yü işgalinden sonra, Azerbaycan SSC Halk Eğitim Komiserliği’nde Doğu Müziği Bölümü başkanlığına atandı. Hadice Hanım’ın girişimiyle “Kısa Süreli Doğu Müziği Kursları” düzenlendi ve bir çocuk korosu kuruldu. Onun doğrudan katılımıyla Azerbaycanlı kadınlar için bir müzik-dram stüdyosu da faaliyete başladı.
Hadice Hanım hem Doğu hem de Batı müziğini derinlemesine biliyor ve kısa sürede bu alanda büyük bir ün kazanıyordu. Piyanoda icra ettiği klasik mugam eserleriyle tanınıyordu. Aynı zamanda Üzeyir Hacıbeyov, R. M. Glier, Bülbül, H. Sarabski, M. L. Presman, L. Rudolf ve diğer ünlü sanatçılarla yakın ilişkiler kurmuş, Azerbaycan müzik folklorunun derlenmesinde büyük rol oynamıştır. 1927–1931 yılları arasında Hadice Hanım, Azerbaycan Devlet Konservatuvarı’nın bestecilik fakültesinde eğitim aldı. 1933 yılında ise tutuklanarak karşı-devrimcilikle suçlandı. Ancak hiçbir kanıt bulunmadığı için 3 ay sonra serbest bırakıldı ve profesyonel çalışmalarına devam etti. Kendisine karşı yöneltilen karşı-devrimci faaliyetlerde bulunma ve Türkçülük fikirlerini yayma suçlamaları da kanıtlanamadı, bu nedenle Hadice Hanım serbest bırakıldı.

1934 yılından itibaren Hadice Kayıbova, Devlet Konservatuvarı’nda bilimsel araştırma çalışmalarına başladı. O, Azerbaycan’ın müzik mirasının incelenmesinde önemli bir rol oynadı ve araştırma ekibinin aktif üyelerinden biri oldu. Bu çalışmalarıyla Hadice Hanım, Azerbaycan müzik tarihinde hem sanatçı hem de araştırmacı olarak silinmez bir iz bıraktı.
Hadice Kayıbova’nın hayatı yalnızca sanat ve bilimle sınırlı değildi; aynı zamanda trajik olaylarla da doluydu. 16 Mart 1938 tarihli, Azerbaycan İçişleri Halk Komiserliği Devlet Güvenlik Dairesi Birinci Bölüm Üçüncü Şube Başkan Yardımcısı Tevosyan tarafından hazırlanan bir raporda, Hadice Hanım’ın yabancı bağlantıları olduğu, Müsavat Partisi üyelerine yardım ettiği ve casusluk faaliyetiyle meşgul olduğu ileri sürülüyordu. Bu belgeye dayanarak, ikinci eşi Reşid Kayıbov’un tutuklanmasından kısa süre sonra, 17 Mart 1938’de Hadice Hanım da tutuklandı. Tutuklandıktan sonra Hadice Hanım sorgu hakimi tarafından 9 kez sorgulandı ve 7 Mayıs 1938’de soruşturmanın tamamlandığına dair bir protokol düzenlendi. Kendisine Azerbaycan SSC Ceza Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca suçlama yöneltildi ve Azerbaycan SSC İçişleri Halk Komiserliği’nin Özel Üçlüsü’nün 19 Ekim 1938 tarihli kararına göre, Türkiye konsolosluğu ile bağlantısı ve casusluk faaliyetleri nedeniyle mal varlığına el konularak idam cezasına çarptırıldı. Ceza bir hafta sonra Bakü’de infaz edildi.

Hadice Hanım’ın kızı Sultanova Alanqu, 1954 yılında annesi hakkında bilgi almak amacıyla Azerbaycan İçişleri Bakanlığı’na başvurdu. 28 Nisan 1955’te Devlet Güvenlik Komitesi’nin Özel Dairesi soruşturmacısı Menyayev A., Sultanova’nın dilekçesine cevaben, Hadice Hanım’ın yeterince araştırılmadan ve yüzeysel ifadelerle suçlandığını belirtti. Soruşturma sırasında onun casusluk yaptığına dair hiçbir kanıt veya belge bulunmadığı ifade edildi. Bu nedenle, 19 Ekim 1938 tarihli idam kararı geçersiz sayıldı ve suç unsuru bulunmadığından dosyanın kapatılması gerektiği bildirildi.
Sonuç olarak, Azerbaycan SSC Yüksek Mahkemesi Ceza İşleri Kurulu’nun 14 Şubat 1956 tarihli kararıyla, Osman kızı Hadice Kayıbova aklandı. 29 Şubat’ta bu karar kızı Alanqu’ya resmen iletildi. Bu olay, Hadice Kayıbova’nın adaletine kavuşması ve hakkında yöneltilen asılsız suçlamaların ortadan kaldırılması açısından tarihî bir öneme sahiptir.
Hadice Kayıbova’nın hayatı yalnız Azerbaycan müzik tarihinde değil, ülkenin sosyal ve siyasi tarihinde de derin izler bırakmıştır. Onun trajik kaderi, Stalin dönemi baskılarında tutuklanıp sorgulanması, sonraki nesillerin hafızasında silinmez bir iz bırakmıştır.
17 Aralık 2022’de Azerbaycan Devlet Genç Seyirciler Tiyatrosu’nda, Stalin dönemi baskıları sırasında siyasi mahkûmların eşlerinin, kızlarının ve baskıya uğrayan kadınların yaşadıklarını konu alan “Kod Adı: V. X. A.” veya “Kod Adı: Vatan Hainlerinin Karıları” adlı tiyatro oyununun prömiyeri yapıldı. Bu oyunda Hadice Kayıbova’nın tutuklanması ve sorgulanması da dramatik bir biçimde sahnelendi; böylece onun hayatının trajik sayfaları tiyatro aracılığıyla yeni nesillere aktarıldı.
2023 yılında ise Azerbaycan Televizyonu, Hadice Kayıbova hakkında “Ömür Sonatı” adlı bir belgesel film hazırladı. Bu film, onun sanatçı olarak faaliyetini, müzik mirasını ve baskı döneminde yaşadığı zorlukları ele aldı. Ayrıca, Uluslararası Mugam Merkezi’nde “Hadice Kayıbova 130” adlı bir anma gecesi düzenlendi. Bu etkinliğin amacı, onun hatırasını yaşatmak, müzik mirasını ve cesur yaşam öyküsünü ön plana çıkarmaktı.
Böylece, Hadice Kayıbova yalnız Azerbaycan’ın müzik tarihi için değil, aynı zamanda ulusal hafıza ve adalet anlayışı açısından da önemli bir simge olarak kalmıştır.