GÜNDEM

Türkiye Kamu-Sen Kırşehir İl Başkanı Yusuf Aydın’dan 10 Kasım Mesajı

Türkiye Kamu-Sen Kırşehir İl Başkanı Yusuf Aydın, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 87. yıl dönümü dolayısıyla bir anma mesajı yayımladı.

Türkiye Kamu-Sen Kırşehir İl Başkanı Yusuf Aydın, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 87. yıl dönümü dolayısıyla bir anma mesajı yayımladı. Kırşehir’de kamu çalışanları ve sendika teşkilatının duygu ve düşüncelerini temsil eden açıklamasında Aydın, Türk milletinin kurtuluş mücadelesine öncülük eden, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, rahmet ve özlemle andıklarını belirtti. Başkan Yusuf Aydın, “Türk kurtuluş mücadelesinin önderi, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 87. yılında saygı, rahmet ve özlemle anıyoruz” sözleriyle milletimizin Atatürk’e olan vefa ve minnet duygusunu bir kez daha dile getirdi.

Tüm hayatını Türk milletinin bağımsızlığına ve devletimizin varlığına adayan, ileri görüşlü kararları ve üstün stratejileriyle milletimize büyük zaferler kazandıran Atatürk; yenilikçi düşünceleri, kalkınma hamleleri, demokrasi, hak, hukuk ve özgürlükler üzerine inşa ettiği inkılapları, eğitime dair engin vizyonuyla ülkemizi her alanda aydınlık yarınlara taşımıştır. Tartışılmaz dehası, çağları aşan öngörüsü ve olağanüstü ufkuyla Atamızı minnet ve şükranla yâd ediyoruz.
“Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek eşitlik ve adaletin devamlı şekilde sağlanması ve korunması, ancak tam anlamıyla milli egemenliğin kurulmuş olmasına bağlıdır. Bundan ötürü hürriyetin de eşitliğin de adaletin de dayanak noktası milli egemenliktir” diyen Atatürk, millet iradesini her şeyin üstünde tutmuştur. Bizler de, bağımsızlığımızdan ve milli egemenliğimizden aldığımız güçle, Atatürk’ün ilke ve inkılaplarını rehber edinerek, çağdaş değerlerle bezenen ülkemizi, muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmanın kıvancını yaşarken; güçlü ve demokratik kazanımlarımızı kararlılıkla koruyup, muhafaza edeceğiz.
Bugün, Cumhuriyetimizin 102. yaşını kutlarken, Atamızın emaneti olan kutsal mirasımıza, yüksek inancımızla ve kurtuluş ruhumuzla sahip çıkıyoruz.
Bizim için Atatürk;
Bir yaşam biçimidir.
Hürriyet ve istiklalin vücut bulmuş halidir.
İstiklal Marşı’nın, ay yıldızlı al bayrağın en büyük temsilcisidir.
Millet egemenliğinin yapı taşı; ebedi Türk varlığını sürdürme azmi içinde olanların ortak ülküsüdür.
Laik, sosyal, hukuk devleti anlayışının öncüsüdür.
Eğitim dilinin Türkçe olacağı şuurunun somut taşıyıcısıdır.
Ülkemizin bölünmez bütünlüğünün en büyük tezahürüdür.
Milli kimlik bilincinin taşıyıcı kolonudur.
Atatürk;
Cumhuriyet’tir, Türkiye’dir.
Atatürk, eğitimin, ülkemizin yıldızını parlatacak güç olduğunu çok iyi bildiğinden bu alana ihtimam gösterdi. Kurtuluş Savaşı sırasında düzenlediği I. Maarif Kongresi’ne bizzat katılıp, notlar alarak, eğitime ve eğitimcilere verdiği değeri yansıttı. Güçlü temellere dayalı bir eğitim sisteminin meşalesini yaktı.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun çıkarılması, Harf İnkılabı, Atatürk’ün kara tahtanın başına geçip milletimize yeni harfleri öğretmesi, Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumu’nun kurulması, yükseköğretim ve üniversite reformları, Atatürk’ün Geometri kitabını yazarak terimleri Türkçeleştirmesi gibi adımlar, O’nun eğitime yaptığı yatırımların en önemli göstergelerindendir.
Atatürk’e göre, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller öğretmenler ile mümkündü. Bu nedenle öğretmenlerin sorunlarına duyarlılıkla yaklaştı, eğitimlerine önem verdi, statü ve itibarlarını yükseltmek, hak ettikleri konuma ulaşmalarını sağlamak için yoğun çaba ortaya koydu. Kuşkusuz ki; Atatürk’ü doğru anlayan, O’nu içselleştiren, öğretilerinin izinden giden yeni nesil de, Atamızın bıraktığı kıymetli mirasları koruyacak, geliştirecek ve kıvançla geleceğe taşıyacaktır.
Atatürk’ü tanımak, O’nun fikirlerini yaşatmak, değerlerine sahip çıkmak; geçmişimize duyulan saygının bir gereği iken, ülkemizin geleceğine karşı da bir sorumluluktur. Ancak ne yazık ki bugün dahi Atatürk’ü anlamayan, O’nun kurduğu Cumhuriyeti eleştiren, benimsemeyen bir güruh vardır. Bu akıl yoksunları, her ne kadar ortak değerimiz olan Atatürk’ü yıpratmaya çabalasa da, O, öyle bir devlet kurmuştur ki; temelini akıl, bilim, eşitlik ve özgürlük üzerine inşa etmiştir. Bu nedenle ortak kıymetlerimiz asla ve kat’a yıkılamaz!
Kıymetlerimize saldırarak güç devşirmeye çalışan, Atatürk’ün milletimiz gözündeki yüce değerini küçümseyen bu aciz yapılara rağmen, kurucu irademizin merkezinde daima Atatürk vardır.
Herkes bilsin ki; ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, Atatürk’ün fikirleri ve Cumhuriyet’in kazanımları, daima milletimizin baş tacı olmaya devam edecektir.
Ne mutlu bize ki;
Mevcudiyetimizin ve istikbalimizin yegâne temelinin Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek olduğunu biliyoruz.
Muhtaç olduğumuz kudretin damarlarımızdaki asil kanda mevcut olduğunu idrak ediyoruz.
Biz Türkiye Kamu-Senliler
Ömrünü Türk milletinin bağımsızlığına adayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ideallerini yaşatan Türk milletinin neferleriyiz.
Atamızın “En hakiki mürşit ilimdir” sözünden ilham alarak; bilimin, aklın ve aydınlığın yolunda yürümeye kararlıyız.
Yeni nesli, Atamızın izinde, milli şuurla, ortak değerlerle ve evrensel bilgiyle yetiştirmek için omuz omuza çalışacağız.
İçtenlikle inanıyoruz ki, 21. Yüzyıl Türk Asrı olacak ve Türk Yüzyılı eğitimle inşa edilecektir. Bu ülkünün hayat bulması yolunda; yılmadan, yorulmadan, azimle çalışacağımıza söz veriyor; Atamızın açtığı yolda, gösterdiği hedefe, hiç durmadan yürümeye ant içiyoruz.
Bu vesileyle Atamızı, ölümünün 87’inci yılında özlem, minnet ve Fatiha’larla anıyoruz.
Cennet mekân ruhu şad olsun.