SİYASET

Cemal Kaya’dan Cizre Tepkisi: “Devlet Ciddiyeti Çöktü”

Kırşehir Anahtar Parti İl Başkanı Cemal Kaya, Cizre’deki protokol krizine sert tepki gösterdi: “Devlet ciddiyeti çöktü, sorumlular hesap vermeli.”

Anahtar Parti Kırşehir İl Başkanı Cemal Kaya, Cizre’de yaşanan protokol tartışmaları, Barzani’nin Şırnak ziyaretinde ortaya çıkan görüntüler ve son günlerde devlet ciddiyetini zedelediğini belirttiği olaylara ilişkin kapsamlı ve sert bir değerlendirme yaptı. Kaya, yaşananların Türkiye Cumhuriyeti devlet geleneğiyle bağdaşmadığını ifade ederek, “Cizre’de devlet ciddiyeti çöktü; sessiz kalanlar da sorumludur.” sözleriyle yetkililere net bir çağrıda bulundu. Açıklama, Kırşehir’de yerel basının da takip ettiği özel bir toplantıda, parti yöneticileri ve vatandaşların katılımıyla yapıldı.

Anahtar Parti İl Başkanı Cemal Kaya’nın açıklamaları, Türkiye’nin son günlerde tartıştığı protokol krizlerini, devlet ciddiyetine yönelik hassasiyetleri ve Şırnak-Cizre hattında ortaya çıkan görüntüleri merkeze aldı. Kaya, açıklamasında özellikle devletin kırmızı çizgilerine, protokol düzenine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik sembollerine yapılan her türlü müdahalenin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Kaya’nın sözleri, Şırnak’ta Mesud Barzani’nin misafir edilmesi sırasında ortaya çıkan görüntüler üzerinden şekillendi. Barzani’nin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nde veya Irak merkezi yönetiminde resmi bir görevi bulunmamasına dikkat çeken Kaya, “Barzani’ye yapılacak muamele en fazla eski bir devlet adamına gösterilebilecek seviyededir; fazlası devlet vakarını zedeler.” ifadelerini kullandı.

Kaya’nın en sert eleştirilerinden biri ise ziyarette görüntülenen yabancı silahlı unsurlar üzerine oldu. Türk topraklarında uzun namlulu silahlarla gezen yabancı kişilerin görüntülenmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Kaya, “Bu devlet kendi topraklarında güvenliği asla başka güçlere devretmez.” diyerek yetkililere sorumluluk çağrısı yaptı.

Açıklamasında Türkiye’nin devlet geleneğine ilişkin örnekler de veren Kaya, son yıllarda yaşanan büyük felaketlere rağmen istifaların gerçekleşmediğine de eleştiri getirdi:
“Bu ülkede yeni doğan bebekler ölür ama Sağlık Bakanı istifa etmez; otellerde 76 kişi yanarak ölür ama Turizm Bakanı istifa etmez; şimdi de sözde Kürdistan’ın silahlı unsurları Türk topraklarında cirit atar ama yine kimse istifa etmez. Bu tablo kabul edilemez.”

Kaya, Cizre’de yaşanan protokol tartışmasının yalnızca bir idari hata olmadığını, devlet Türkîyesi’nin vakarını ve itibarını zedeleyen ciddi bir güvenlik sorunu olduğunu söyledi. Yetkililere açık sorular yönelten Kaya, şu ifadeleri kullandı:
“Bu görüntülerin sorumlusu kim? Vali mi? İçişleri Bakanlığı mı? Bu durumdan Valiliğin haberi yok muydu? Varsa Vali bu konuyu İçişleri Bakanlığına sordu mu? Nasıl bir hata oluştu? Protokolde bulunan Vali, Kaymakam, Rektör ve diğer kamu görevlileri hakkında işlem yapılacak mı?”

Kaya’nın üzerinde durduğu bir diğer konu ise devletin resmi dili mevzusuydu. Rektörün Kürtçe konuşmasına ve bazı kamu görevlilerinin başka bir dille hitap etmesine tepki gösteren Kaya, “Resmi dil Kürtçe oldu da bizim mi haberimiz yok?” diyerek sert bir eleştiride bulundu.

Cizre’de görüntülenen yabancı koruma görevlilerinin silah taşıma durumuna da değinen Kaya, hukuki süreci şu sözlerle anlattı:
“Yabancı bir ülkenin koruma görevlisi ancak diplomatik yollardan önceden bildirilmiş bilgi doğrultusunda tabancasını taşıyabilir. Makinalı tabanca veya uzun namlulu silah getiremez. Bu görüntüler tam bir skandaldır.”

Açıklamasının sonunda tüm yetkililere çağrıda bulunan Kaya, “İçişleri Bakan Yardımcısı, Vali, Rektör, Vekil, Kaymakam ne yapıyordu o esnada? Barzani övüyorlardı. Bu soruların tamamı millet adına cevap beklemektedir. Konunun takipçisi olacağız.” diyerek konunun kapanmasına izin vermeyeceklerini belirtti.